11 Beyaz Dut Kurusu. Kandaki iltihaba ne iyi gelir merak ediyorsanız beyaz dut kurusundan faydalanabilirsiniz. 1,5 bardak suya 1,5 yemek kaşığı beyaz dut kurusu koyarak 6-7 dakika kaynatın ve ılımaya bırakın. Sabah ve akşam aç karnına hazırladığınız dut kurusu suyunu içebilirsiniz.
Uyuşturucuyubıraktıktan sonra etkileri ne zaman geçer [email protected] [email protected] [email protected] viagra muadili tivitir 21 puan durumu fenerbahce.
antibiyotik ne kadar sürede vücuttan atılır. Atilla bey benim size bir sorum var.boğaz ağrısı ve halsizlikle hastaneye gittim.faranjit dedi klamoks 1000 mg antibiyotik verdi vucut bunu ne kadar sürede atar.bilgi verirseniz sevinirim.şimdiden teşekkürler.
verilir(28’lik paketlerde ara verilmeden devam edilir), bu sürede adet görülse de görülmese de 7 günün sonunda yeni pakete başlanır. Uyarılar ° 35 yaşından büyük, günde 20’den fazla sigara içen kadınlar için hap ilk seçenek olmamalıdır. ° Her gün unutulmadan kullanılması gerekir. Unutulur veya farklı
Antibiyotikiçtikten sonra alkol alınırsa ne olur? Birçok antibiyotik ise alkolle alınabilir. Fakat ilaç kullanarak iyileşmeye çalışırken aşırı alkol alıp sarhoş olmanın bir yararı olmaz. Sorun, alkolün ilaçla ters etkileşimi değil, vücudu yorması ve su kaybına neden olmasıdır. Antibiyotik ne kadar sürede vücuttan
Vay Tiền Nhanh Chỉ Cần Cmnd. Doç. Dr. F. OSMANOĞLU Hayatımız boyunca çeşitli sebeplerle hasta oluruz. İyileşmek için bazen istirahat ederiz, bazen beslenmemize itina gösteririz, bazen de ilâç kullanırız. Kullandığımız bir ilâç, bağırsaklarımızda nasıl emilir? Tesirini gösterdiği yere nasıl ulaştırılır? Tesiri nasıl kaybolur? Vücuttan nasıl atılır? Bütün bunlara tesir eden hâdiseler nelerdir? Bazı ilâçların tatbik edildikleri yer, aynı zamanda tesirlerini gösterdikleri yerdir. Bazıları ise tesirlerini gösterdikleri uzak yerlere kan dolaşımı ile ulaştırılır. İlâçlar vücuda genellikle ya ağız yoluyla veya şırıngayla alınır. İlâçlar uygulandıkları yerden kan dolaşımına geçtiğinde emilmiş olur. Kas içerisine şırınga edilen bir ilâcın kas hücrelerinin arasında bulunan kılcal damarların içine girmesi buna bir misâldir. Ağız yoluyla alınan bir ilâç ise, mide-bağırsak sistemindeki kan damarlarına geçerek emilmektedir. Ağız yoluyla alınan bir ilâcın emilebilmesi için mide-bağırsak sıvısı içerisinde erimesi gerekir. İlâç mide asidinin ve salgılanan çeşitli sindirim enzimlerinin tesiri ile önce küçük taneciklere parçalanır, daha sonra bunların içindeki kimyevî moleküller, mide-bağırsak sıvısına geçer. Bu hâdise, çayın içine atılan bir küp şekerin erimesine benzetilebilir. Şeker önce parçalara ayrılmakta, sonra da tamamen erimektedir. Çay, bir kaşık ile karıştırıldığında bu hâdise hızlanır. Aynı şekilde, mide ve bağırsak hareketleri de ilâcın erimesine yardımcı olur. Şurup gibi sıvı ilâçlar, zaten küçük parçacıklar hâlinde olduğundan, mide-bağırsak sıvısında daha hızlı erir, dolayısıyla daha hızlı emilir. İlâçlar daha çok ince bağırsakta emilir. Bu organımızın en ehemmiyetli vazifesi besinlerin emilmesidir. İnce bağırsağımız yaklaşık üç metre boyunda ve dört santimetre çapındadır. İç yüzeyinde villus adı verilen çıkıntılar vardır ve bunların üzerinde de mikrovillus adı verilen daha küçük çıkıntılar bulunur. Hikmeti Sonsuz tarafından ince bağırsaklarımızın bu şekilde yaratılmış olmasının hikmetlerinden biri ve belki de en mühimi, bağırsağın iç yüzey alanının kat kat artmasıdır. Öyle ki bir insanın ince bağırsağının iç yüzey alanı yaklaşık 200 m2'yi bulmakta, bu da emilme hâdisesini son derece kolaylaştırmaktadır. Bahsettiğimiz bu çıkıntılar bağırsak hücreleriyle inşa edilmiştir. İlâç molekülleri bu hücreleri geçerek kılcal damarlara ulaşır, daha sonra da kılcal damar hücresini geçerek kana karışır. Ayrıca bağırsak hücresinin zarına, hücre içine giren zararlı maddeleri alıp bağırsak boşluğuna geri gönderen bir protein yerleştirilmiştir. Böylece bu zararlı maddeler bağırsaklardan emilmeyen diğer maddelerle birlikte vücuttan dışarı atılır. Aynı şekilde bazı ilâçların da bir kısmı bu protein tarafından yakalanıp bağırsak içine geri atılmaktadır ki, bu hâdiseye maruz kalan ilâçların emilimi azalır. İlâçların zararlı tesirini ortadan kaldırmakla görevli organ karaciğer İlâçlar bağırsaktan emilerek kana geçtiğinde, ilk olarak karaciğere gönderilir. Çünkü bağırsaklardan emilen maddeleri toplayan kan damarları önce karaciğere uğramaktadır. Karaciğerin pek çok vazifesinden biri de vücuda giren zararlı maddeleri temizlemesidir. Bu sebeple, bağırsaktan emilen maddeler önce karaciğere gönderilir. Karaciğere, kendisine ulaşan bu maddeleri kimyevî değişikliğe uğratma vazifesi verilmiştir. Karaciğerdeki metabolizmanın bir hikmeti, zararlı maddelerin bu hâdise ile tesirlerini kaybetmesi ve vücuttan atılabilir hâle gelmesidir. Aynı şekilde ilâçlar da karaciğerde metabolize edilerek tesirlerini kaybeder ve vücuttan atılabilir hâle gelir. Pek çok ilâç birbirinin metabolizmasını etkilemektedir. Eğer bir ilâcın metabolizması engellenirse, o ilâcın kan seviyesi artar ve yan tesirler daha çok görülmeye başlanır. Çünkü her ilâcın muhtelif yan tesirleri vardır. Bu yüzden gelişi güzel ilâç kullanımından kaçınılmalıdır. İlâcın münferit yan tesirlerine ilâveten ilâç etkileşimleri de büyük zararlara yol açabilir. Ayrıca, çeşitli besinler de ilâç metabolizmasına tesir eder. Meselâ greyfurt bazı ilâçların metabolizmasını engeller, neticede bu ilâçların kan seviyesi artar ve yan tesirler görülebilir. Diğer yandan brokoli, lâhana, kömürde kızarmış et gibi bazı besinler, çeşitli ilâçların metabolizmasını artırır. Bu durumda ise, etkilenen ilâcın kan seviyesi düşer ve neticede ilâç kullanımından elde edilecek fayda azalabilir. Bu yüzden hususen sürekli ilâç kullanan hastaların bu tür besinleri fazlaca tüketmemeleri gerekmektedir. İlâç moleküllerinin metabolizmadan kurtulan kısmı ise diğer organları besleyen kan damarlarına gönderilir. Bazı ilâçların karaciğerdeki metabolizmasında ferdî farklılıklar vardır, yani metabolizma miktarı kişiden kişiye değişmektedir. Bundan dolayı, aynı dozda bir ilâç, bazı insanlarda arzulanan ölçüde kan seviyesi oluştururken, bazı insanlarda bu seviyeyi oluşturamamakta, bazı insanlarda ise zararlı tesirler oluşturacak derecede yüksek kan seviyelerine sebep olmaktadır. Bu yüzden bir hastanın faydalandığı bir ilâç, doktor tavsiyesi olmadan, asla başkaları tarafından kullanılmamalıdır. Safranın vazifesi Kaynağını karaciğer ve safra kesesinden alan safra salgısı, gıdalardaki yağların sindiriminde ve emilmesinde kritik ehemmiyete sahiptir. Safra, yağları küçük parçalara ayırarak sindirim enzimlerinin yağlara tesir etmesine vesile olur. Bunun neticesinde de yağların ve yağda eriyen A, D, E, K gibi vitaminlerin emilmesi sağlanır. Benzer şekilde safra, mide-bağırsak sıvısında yeterince erimeyen bazı ilâçların erimesini artırarak emilmelerini kolaylaştırır. Safra salgısına yüklenen bir diğer vazife ise, bazı atık maddelerin vücuttan uzaklaştırılmasıdır. Onikiparmak bağırsağına boşaltılan safradaki atık maddeler sindirim kanalı yolu ile dışarı atılır. Bazı ilâçlar da bu yolla vücuttan uzaklaştırılmaktadır. İlâçların aç veya tok Karna alınması Bilindiği gibi ilâçların aç veya tok karna alınmaları tavsiye edilmektedir. İlâçların tok karna alınması, sindirim sisteminde ortaya çıkabilecek bulantı, ağrı, hazımsızlık gibi istenmeyen tesirlere daha az sebep olur. Diğer yandan gıdalar bir kısım ilâçların emilmesini azaltabildiğinden, bu ilâçların aç karna alınması gerekir. Ancak, yemeklerden hemen önce uygulanan ilâçlar aç karna alınmış sayılmaz. Çünkü ilâcın akabinde alınan gıdalar midede ilâç ile karşılaşır. İlâç alındıktan yaklaşık 60 dakika kadar bir süre içinde yemek yenmemelidir. Genel olarak ilâcın aç veya tok karına alınması emilen miktarını değiştirmez. Ancak, aç karına alınan ilâç midede uzun süre kalmadan bağırsağa geçtiği için daha hızlı emilir. Bu durum ağrının kesilmesi gibi hemen tesir istenen durumlarda ehemmiyetli olabilir. Bol su ile ilâç alma da ilâçların daha hızlı ve fazla emilmesine sebep olur. Bazı ilâçlar jelâtin gibi maddelerden hazırlanmış kapsüllerin içine konmuştur. Tadı ve kokusu hoş olmayan ilâçlar bu şekilde kullanıma sunulabilir. Ayrıca ilâç mideye zarar veriyorsa veya mide asidi ilâcı bozuyorsa, bu tür ilâçlar mide asidine dayanıklı ama bağırsaklarda eriyen kapsüller hâlinde üretilebilir. Bu yüzden kapsül şeklindeki ilâçların dış kısmı açılarak içindeki ilâcın içilmesinden kaçınılmalıdır. Benzer şekilde bazı tabletler de ilâç moleküllerinin hususi bir şekilde bağırsağa sunulması için üretilmişlerdir. Bu tür ilâçları bütün hâlde almak gerekir. Aksi hâlde ilâç tesirsiz kalabilir veya zararlı hâdiselere yol açabilir. İlâçların tesir ettiği yere ulaştırılması Emilerek kana geçen ilâç molekülleri kan dolaşımı yoluyla bütün vücuda dağılır. Kan damarlarıyla vücudun muhtelif yerlerine ulaşan ilâç molekülleri buralarda kılcal damarlardan organlarımıza geçer. Yalnız ilâçların beyne girişi zordur. Çünkü bu hayatî organımız vücuda dışarıdan giren muhtelif maddelerin muhtemel zararlı tesirlerine karşı, hususi olarak muhafaza altına alınmıştır. Beyindeki kılcal damarlar, damar hücreleri arasında aralık bulunmayacak şekilde yaratılmış olmaları sebebiyle vücuttaki diğer kılcal damarlardan farklılık arz eder. Dahası bu hücreler sıkı bağlantı bölgeleri ile âdeta birbirlerine bağlanmıştır. Damarların çevresinde diğer kılcal damarlardakinden daha kalın olan bir zar vardır. Ayrıca bu zarın çevresinde de damarı sarmalayan çeşitli hücreler mevcuttur. Bu ve benzeri sebeplerden dolayı bazı ilâçlar beyne çok az miktarda girebilir. İlâç molekülleri hedeflenen tesirlerini, organlardaki reseptör adı verilen hedef proteinlere bağlandıklarında gösterir. Her bir ilâca münhasır olan bu proteinler, hücrelerin zarında veya içinde bulunur. Bunun yanında ilâç molekülleri az miktarda da olsa kendilerine has olmayan diğer reseptörlere bağlanır. Bu bağlanma neticesinde yan tesirler ortaya çıkar. İlâçların vücuttan temizlenmesi İlâçlar karaciğer ve böbrekler vasıtasıyla vücudumuzdan dışarı atılır. Bu organlarımızın vazifelerinden biri de, kanın yabancı maddelerden temizlenmesidir. Bağırsaktan emilen maddelerin önce karaciğere ulaştığı ve burada bir miktarının metabolize edildiği geri kalanının da diğer organları besleyen kan dolaşımına geçtiği ifade edilmişti. Karaciğeri geçen ilâç molekülleri, kan dolaşımı sürekli devam ettiği için tekrar tekrar karaciğere uğrar. Her uğradığında da bu moleküllerin bir kısmı daha metabolize edilir. Metabolize olan ilâç molekülleri böbrekler ve az miktarda da safra yoluyla vücuttan atılır. Sadece ilâç moleküllerinin bir kısmı hiç metabolizmaya maruz kalmadan böbreklerden atılır. Bu kısım bazı ilâçlar için çok fazladır. Böyle ilâçların böbrekler yoluyla temizlendiği söylenir. Bazı ilâçlar ise karaciğerde metabolize edilmeden vücuttan dışarı atılamaz. Çünkü daha önce ifade ettiğimiz gibi metabolizma hâdisesi ilâçları vücuttan daha kolay atılabilir hâle getirmektedir. Bu tip ilâçlar metabolize edilmemişlerse, böbreklerden süzüldükten sonra idrara ulaşmadan tekrar kana geçmektedir. Karaciğerin böbrekteki bu hâdiseyi bilmesi imkânsızdır. Demek ki karaciğer ve onun her bir hücresi, onlara hükmeden bir Kudret tarafından vazifelendirilmektedir. Karaciğer ve böbreklerimiz ilâçları temizleyen organlarımız olduğu için bu organlarımızda ilâç molekülleri yoğunlaşır. Neticede bu organlarımızda ilâçların zararlı etkileri daha çok görülür. Bu yüzden gereksiz ilâç kullanımından sakınmak gerekir, aksi hâlde bu organlarımızın sağlığı bozulur ve vazifelerini yapamaz hâle gelirler. Görüldüğü gibi midemizden böbreklerimize kadar pek çok organımızdaki hâdiseler, ilâçların vücudumuzdaki hareketini, dolayısıyla da tesirini değiştirmektedir. Her biri mu'cizevî sayılabilecek bu hâdiselerin cereyan ettiği organlarımızın mu'cizevî yaratılışını görmeyip, bütün bunları kör tabiata, şuursuz sebeplere, doktorlara ve sadece doktorların verdiği ilâçlara bağlamanın ne büyük bir hata olduğu açıktır. İmtihan için hastalığı da, şifayı da veren Allah'tır. Dolayısıyla hastanın vazifesi, doktora gitmek, ilâçları zamanında kullanmak ama şifayı verenin Allah olduğunu hiçbir zaman unutmamak, sebeplere takılıp kalmamaktır. Son düzenleyen Safi; 7 Aralık 2017 1904
Anestezi Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır kelimesi analizi bilgileri aşağıdaki gibidir. Anestezi Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır Kelimesi Analizi Anahtar Kelime Anestezi Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır Sıralama Zorluğu 0 Aylık Aranma Hacmi 100 Tık Başı MaliyetUSD 0 Sorgu Başı Tıklama Global Kelime Hacmi 100 Aylık Max Trafik Potansiyeli 40 Son Güncellenme Tarihi 2022-05-03 183625 Serp Özellikleri Öne Çıkan Snippet,Site Bağlantıları,Kullanıcılar Bunları da Sordu Webden Sonuçlar Wikipedia Sorgusu , Anahtar Kelime Sıralama Zorluğu Aylık Aranma Hacmi Tık Başı MaliyetUSD Sorgu Başı Tıklama Global Kelime Hacmi Aylık Max Trafik Potansiyeli Anestezi Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır 0 100 0 100 40 Anestezi Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır Kelimesi Sıkça Sorulan Sorular Anestezi Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır kelimesi aylık kaç kere aratılmaktadır? Anestezi Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır kelimesi aylık 100 kez aratılmaktadır. Anestezi Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır kelimesi tık başı maliyeti nedir? Anestezi Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır kelimesi tık başı maliyeti ortalama 0 usd’dir. Anestezi Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır Kelimesi AnaliziAnestezi Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır Kelimesi Sıkça Sorulan SorularKortizon Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır Kortizon Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır kelimesi analizi…Hap Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır Hap Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır kelimesi analizi…Antidepresan Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır Antidepresan Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır kelimesi analizi…Erkekte Hpv Ne Kadar Sürede Vücuttan Atılır Erkekte Hpv Ne Kadar Sürede Vücuttan Atılır kelimesi…
KOKAİN NEDİR? Kokain Güney Amerika'daki And Dağlarında yetişen koka bitkisinin yapraklarından elde edilir. Bölgedeki birçok yerli kabile halen hafif, uyarıcı bir etki amacıyla koka yaprakları çiğnemektedir. Bilim adamları kokaini bitkinin yapraklarından 1860 yılından kısa bir süre önce elde etmişlerdir. Kokain hidroklorid HCL acı tatlı, beyaz, ince bir çekildiğinde veya enjekte edildiğinde uyuşturur. "Crack" kokainin sigara gibi içilebilir küçük parçalar yada "kayalar" halindeki formuna verilen addır. Crack kokain HCL'nin amonyak veya sodyum bicarbonat pişirme sodası ve su ile karıştırılması ve ısıtılarak kokain alkoloidin "baz" karışımın tuzu hidroklorid ortaya çıkarılması sonucunda elde edilir. Bu işlem uyuşturucunun gerektiği gibi yanmasını ve daha fazla kokain içeren dumanın elde edilmesini sağlar. "Crack" Tanımı karışımın yakılarak içildiğinde çıkan kırılma seslerinden ortaya çıkmıştır. BULUNABİLİRLİK & KULLANIMI Çoğu kullanıcı kokaini buruna çektiği gibi enjekte de edilebilir. Crack yakılarak içilir. Tütün içerisinde ve nargile kullanılır. Kokain kullanımı, kalp atışını artırır, sahte enerji oluşumunu ortaya çıkarır ve geçici olarak kullanıcılara keyif, güven ve coşku vererek yorgunluğu azalttığı sanılır. Kokain'in efektlerinin süresi alım yoluna ve yoğunluğuna bağlıdır. Crack maddesi yakılarak içildiğinde yüksek miktarda kokaini ciğerlere göndererek damardan enjekte edilmiş kadar kuvvetli bir etki yaratır. Bu efektler neredeyse hemen ortaya çıkar, çok şiddetlidir ve 5-10 dakika sürer. KULLANIM İŞARETLERİ Kokain veya crack kullanan bir kimse normal bir insandan daha enerjik gözükür, konuşur, sürekli kıpırdanır, ve normalden daha fazla çenesini sıkar. Aynı zamanda tetikte olurlar ve hep etraflarına bakarlar. Ortak fiziksel etkiler ağız kuruması, terleme, uyku ve iştah kaybıdır. Bunlarla beraber kalp atışı ve tansiyon da artar. Sürekli kullanım davranış bozuklukları, rahatsızlık, paranoya ve hatta halüsinasyonlara yol açabilir. Bu efektler uyuşturucu vücuttan çıkana kadar yavaş yavaş azalır. Ağır kokain/crack kullanımının sonradan beliren etkileri kilo kaybı, depresyon, ve bitkinliktir. RİSKLERİ Zamanla, kokaini her gün alan birçok kullanıcı uyuşturucuya karşı tolerans geliştirir, yani yarattığı etkileri yeniden yaşayabilmek için daha çok kullanmaya başlarlar. Kokain ve crakin etkilerinin kısa süreli olduğu da düşünülürse kullanıcı sürekli olarak ilk ulaştığı "sanalı" kovalar duruma gelir. Felç, kalp krizi, ani krizler rapor edilmiş orataya çıkan durumlardır. Kalp hastası olan kişiler yüksek risk altındadır. Kokain / Crack maddesinin kronik, ağır kullanımı kilo kaybı, cinsel problemler, tutarsız düşünme, aşırı değişken ruh hali, paranoya, saldırganlık ve psikoz gibi şikayetler doğurabilir. Bir çok bu gibi kullanıcı fiziksel olarak tükenmiş, olur böylece hastalıklara karşı savunmasızdırlar yani bağışıklık sistemleri zayıflamış insanlardır. Kokainin buruna sürekli çekilmesi burun zarlarının hasar görmesine sebep olur. Kokain/Crack'in yakılarak içilmesi ciğerlere hasar verir ve hızla artan emme kapasitesiyle birlikte daha fazla kullanıma neden olur. Kokainin enjekte edilmesinin bir çok ciddi riski vardır. Kokainin kan sistemine karışmasına ek olarak, enjektör veya diğer enjeksiyon araçları paylaşıldığında kullanıcılar HIV enfeksiyonu/AIDS ve/veya Hepatit B ve C virüslerine karşı savunmasız hale gelirler. KOKAİN/CRACK kullanımının risklerini azaltmanın en iyi yolu hiç kullanmamaktır.
The-ExTaCy Kayıt Tarihi 23/Temmuz/2007 Arkadaşlar biraz acil bi durum var yardımınıza ihtiyacım Hafta içinde test yaptırmaya gitcem. Çok uzun süredir esrar kullanmıyodum. Fakat 20-30 gün önce az bi miktar kandan ne sürede atılır? Ne yersem ne içersem hızlı atılabilir?Bunun için saç testi de yapıyorlar bildiğim kadarıyla. Benimki bi arkadaşımın ailesini inandırmak için. Çok mühim bişey saç testi yaparlarmı? Saçtan esrar ne kadar süre içinde atılır? Ne yiyip içersem yada saçıma ne sürersem geçebilir?Saç kökünden bulunmuyosa kestirsem olurmu?Sorularımı cevaplarsanız çok sevincem. Allura Kayıt Tarihi 17/Mayıs/2009 6 ay'da tamamen atılır bunun öncesinde atılması mümkün değil. fivestar Kayıt Tarihi 30/Haziran/2007 idrarını ver arkadaşına soksun içeri ben 1ve 6 ay a kadar kaldıgını duydum. Ağırdır sevmelerim her yürek taşıyamaz, büyüktür umutlarım her omuz kaldıramaz iLLuMiNaTi Kayıt Tarihi 08/Mart/2007 Sana şöyle Diyim kandan attırabilirsin bi şekilde bilmiyorum tam olarak ama saç ve tırnaktan attırman çok çok zor.. Bütün toksin ve bu tip maddeler saç ve tırnak köklerinde toplandığı için oradan sonuç alınabilir The-ExTaCy Kayıt Tarihi 23/Temmuz/2007 İnternette biraz araştırdım kandan 4 günde atılır diyenler var. Bazıları da kandan 1 ayda atılır yaklaşık 1 ay testi yapılması pahalı bişeymi? Gerek görürlermi? Bi sivil polisle gitcem yaptırmaya o yüzden saç alırlarmı bilmiyorum. gfb_soldier Kayıt Tarihi 17/Haziran/2006 bildiğim kadaryla kullanmanın büyük suçu var bildiğim kanununa göre ceza alırsın emin değilim tam slam44 Kayıt Tarihi 22/Nisan/2008 google amcaya sordum 20 gün dedi ama saç telinde uzun süre kalırmış da ne var amk kullanacak... iLLuMiNaTi Kayıt Tarihi 08/Mart/2007 4 Günde felan atılmaz hocam o kadarda değil sallamışlar bi taraflarından ben en az 1 ay diye duydum ama bi bilimsel bi yazı olmadığı için sana yazmadım sonuçta duyumlarla bu iş olmaz Ama saç ve tırnaktan atılması çok edersen adli tıpçılar bile hep bu yöntemden yararlanır. 6 Aya kadar kan ve tırnaktan sonuç alınabiliyomuş Ama pahalımı ucuzmu bilemem The-ExTaCy Kayıt Tarihi 23/Temmuz/2007 gfb_soldier bunu yazdı- bildiğim kadaryla kullanmanın büyük suçu var bildiğim kanununa göre ceza alırsın emin değilim tam -Hoca önemli olan temiz çıkmam. Temiz çıkayım maddenin toksini farklımı oluyor? Bol bol nargile sigara içersem karışma ihtimalı varmı?Yada saçıma kimyasal bi madde sürebilirmiyim? Alkol gibis iLLuMiNaTi Kayıt Tarihi 08/Mart/2007 The-ExTaCy bunu yazdı- gfb_soldier bunu yazdı- bildiğim kadaryla kullanmanın büyük suçu var bildiğim kanununa göre ceza alırsın emin değilim tam -Hoca önemli olan temiz çıkmam. Temiz çıkayım maddenin toksini farklımı oluyor? Bol bol nargile sigara içersem karışma ihtimalı varmı?Yada saçıma kimyasal bi madde sürebilirmiyim? Alkol gibis - 1 - Kaybolmaz sigara vs.. bastırmaz 2 - Sadece saçta değil saç kökünde olduğundan saçuzadıkça yeni çıkan saçta gene bulgular oluşur Varg Kayıt Tarihi 08/Mayıs/2007 6 ay 6 günü yok hocam. senin içtiğin zaman ve miktara bağlı bu. hergün kovaya yatıyosan seneler geçse kalır o zehir saçlarından tespit edilebilir. ha az çekiyosan min 15 güne temizler vücut Toplam Hit 140249 Toplam Mesaj 38
Ardahan'da Jandarma ekiplerince düzenlenen operasyonda 382 adet extacy hap ele geçirildi, 1 kişi tutuklanarak cezaevine Valiliği İl Jandarma Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince yapılan istihbari çalışmalar sonucunda; Göle İlçe Çayırbaşı sorumluluk bölgesinde bulunan Tahtakıran-Çayırbaşı köyü yol ayrımında icra edilen yol kontrol faaliyeti esnasında, Ardahan İlinden gelen şüpheli bir otomobil içerisinde yapılan aramada, aracın koltuk kılıfının içerisine gizlenmiş vaziyette 382 adet uyuşturucu-uyarıcı madde olan extacy hap ele geçirilmiş, olayla ilgili olarak isimli şüpheli tutuklanarak Ardahan T Tipi Kapalı Cezaevine haber 1976 defa okunmuştur.
extacy hap vücuttan ne kadar sürede atılır