YılEğitim Kurum; 1982: Lisans: Anadolu Üniversitesi Tıp Fak. (Hacettepe Üniversitesi Eskişehir Tıp Fak.) Eskişehir) 1989: Uzman: Hacettepe Üniversitesi Tıp Dr Çetin Karaca, MD. I became an Internal Medicine Specialist on March 8, 1998. In May 2000, I started a minor specialization in Istanbul Faculty of Medicine, Department of Internal Medicine, Gastroentero-hepatology Department and completed my minor specialization training on March 8, 2003 and became a gastroenterology specialist. In November Özel Hayat Hastanesi Bursa Hayat Hastanesi 1978 yılından beri Bursa şehir merkezinde hizmet vermektedir. 2018 yılı itibari ile Ankara yolu üzerinde Bursa Büyükşehir Belediyesinin karşısındaki yeni ve modern binası ile Uzm.Dr.Ahmet ÖZKUL başkanlığında Bursa halkına hizmet vermeyi sürdürmektedir. Hayat Hastanesi Yeni ve modern binasında 20.000 m2 alanda 310 personel, 90 Üniversitedetam gün hizmet veren Tıp Fakültesi öğretim üyelerinin, “çağrı merkezi”ndeki sisteme dahil olmasıyla poliklinik hastalarına da bakmaya başladığını anlatan Prof. Dr. Yakut, “Birçok kimse, hocaların fark ücreti almadan muayene ettiğine inanamıyor, bir yanlışlık olmasın diye defalarca soruyor. Yapılanaraştırmalar göre 21.yy çocukları anne babaları kadar uzun ömürlü olmayacak. Bunun sebebi çocukluk çağı obezitesi. Güven Sağlık Grubu, Çocuk Endokrin Vay Tiền Nhanh Chỉ Cần Cmnd. Ana Sayfa/İletişim Prof. Dr Nesibe Andıran Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları & Çocuk Endokrinolojisi uzmanı İletişim Bilgileri Adres NEORAMA İş Merkezi Yaşam Cad. No13A Kat2 Daire 87 Armada yanı Söğütözü \ Ankara e-posta info Tel +90 312 284 00 55 GSM +90 532 208 08 01 İletişim Formu İsim * e-posta * Tel Mesaj * Güvenlik Kodu * Çocuk Cerrahisi - Konya İdrar Yolu Tıkanıklığı, Megaüreter Üreter Genişlemesi, Böbrek Çıkım Darlığı Üreteropelvik Bileşke Darlığı Adresler Dr. Nesibe Cesur Görüşler Bu uzman ile ilgili herhangi bir değerlendirme yapılmamış. Bu uzmanı tanıyor ya da hastalığınla ilgili ziyaret ettiysen görüşünü veya şikayetini yaz. Görüş Ekle Görüşlerinizi önemsiyoruz! Uzmanlar ile ilgili görüşlerinizi belirtmeden önce moderasyon sürecimiz hakkında daha fazlasını öğrenin. Sık Sorulan Sorular Dr. Nesibe Cesur ile nasıl iletişime geçerim? Dr. Nesibe Cesur için online veya telefonla randevu alabilirsin. Dr. Nesibe Cesur nerede çalışıyor, iletişim bilgileri nedir? Dr. Nesibe Cesur bünyesinde çalışıyor. İletişim bilgileri için profilini ziyaret et. Dr. Nesibe Cesur hangi uzmanlık alanında hizmet veriyor? Dr. Nesibe Cesur Çocuk Cerrahisi uzmanıdır. alanlarında hizmet veriyor ve hastalıkların uzmanlık alanında hizmet veriyor. AnasayfaAnkaraFatih Andıran Ve Nesibe Andıran MuayenehanesiÇocuk EndokrinolojisiÇocuk Endokrinolojisi Bölümü HakkındaAdresNEORAMA İş Merkezi Armada yanı, Yaşam Cad. No13A Daire 4, Söğütözü / AnkaraÇocuk endokrinolojisi, 0 - 18 yaş grubunda görülen hormon bozukluklarının tanı, teşhis ve tedavisinde yer alan bilim dalıdır. Yenidoğan döneminden sonraki bebek, çocuk ve ergenlik süreci boyunca yaşanabilecek büyüme ve gelişmeye ait rahatsızlıklar ile beraber hormonal hastalıkların tedavisi de çocuk endokrinolojisi bölümü tarafından yer alan hormonlar, insanların normal bir şekilde büyümesi ve gelişmesi için gereklidir. Hormonların her biri kendine ait özel bezlerden salgılanmaktadır. Salgı bezlerinin gelişmemesi, hiç oluşmaması, az ya da fazla çalışması veya düzenli çalışmaması sonucunda endokrin hastalıklar meydana gelmektedir. Bu durumun yarattığı rahatsızlıkların, çocukluk çağında gerçekleşmesi ise çocuk endokrinolojisi ana bilim dalı tarafından tedavi edilmesini endokrinoloji bölümü, çocuk sağlığı üzerinde etki gösteren hormon bozuklukları hastalıklarını incelemektedir. Oluşan rahatsızlıklar uzman endokrinoloji doktorları tarafından değerlendirilerek, en uygun tedavi yöntemi sağlığını korumak, oluşabilecek hormonal hastalıkları önlemek adına, gerekli işlemler uzman hekimler tarafından uygulanmaktadır. Hormon tedavisi, cerrahi işlemler gibi tedavi yöntemleri arasından, çocuk için en uygun yöntem belirlenir ve tedaviye endokrinoloji bölümü, üniversite hastaneler, eğitim ve araştırma hastanesi ve birçok özel hastanede bulunmaktadır. Çocuk üzerinde fark edilen, hormonlar nedeniyle oluşan sorunlar için, çocuk endokrinolojisi bölümünden randevu alınarak, doktor muayenesi randevuları online ya da telefon aracılığı ile alınmaktadır. Görülen rahatsızlık belirtileri neticesinde oluşan hastalık teşhis edilip, tedaviye Sendromu, Büyüme hormonu eksikliği, Boy Kısalığı, Paratiroid Adenomu, Hipotonik Bebek, Gelişim geriliği, Hiperparatiroidi, Jigantizm, Konjenital Adrenal Hiperplazi, Morbid obez, Tiroid nodülü, Polidipsi, Hipofiz adenomu, Hipokalsemi, Cam kemik hastalığı, Akondroplazi, Metabolik sendrom, Osteomalazi, Mikrosefali, Hashimoto, Yenidoğan sarılığı, TSH Düşüklüğü, Akromegali, Turner sendromu, Cushing sendromu, ObeziteAnlaşmalı KurumlarInter Partner Assistance, Hür Sigorta, Halk Sigorta, Groupama Sigorta, Ziraat Sigorta, Şeker Sigorta, Ray Sigorta, Mapfre Sigorta, Liberty Sigorta, Işık Sigorta, Ankara Sigorta, Ace European Sigorta, Anadolu Sigorta, Demir Hayat Sigorta, Dubai Star Sigorta, Güneş Sigorta, Allianz Sigorta, Ak Sigorta, Axa Sigorta, Aviva SigortaTıbbi Tesis TipiÇocuk Endokrinolojisi Doktorları Anayasa Mahkemesi, 6514 sayılı Kanunun iptal istemiyle açılan davada verdiği kararın gerekçesini açıkladı. 6514 sayılı Kanunla, memur ve akademisyenlerin dışarıda çalışıp gelir elde etmelerine yönelik bazı sınırlamalar getirilmişti. Bu düzenleme özellikle serbest muayenehane açma hakkını sahip olan doktorları ilgilendirmekteydi. Zira zaten diğer kamu personelinin dışarıda ofis, büro açması mümkün değildi. Anayasa Mahkemesinin kararına göre hem 657'e tabi çalışan memurlar, hem 2547 sayılı Kanuna tabi çalışan akademisyenler hem de 926 sayılı Kanuna tabi olarak çalışan askeri personel, dışarıda ofis veya büro açamayacak, birinin yanında çalışmayacak, kazanç getirici faaliyette bulunamayacaktır. Bunun tek istisnası 2547 sayılı Kanuna tabi olarak çalışan profesör ve doçentlerle ilgilidir. Bunun detayı ise 36. maddenin 7. fıkrasında ayrıntılı bir şekilde kazanç getirici faaliyette bulunma yasağına ilişkin olarak, 19 Haziran 2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan kararın ilgili bölümü... D- Kanun'un 9. Maddesiyle Yeniden Düzenlenen 657 Sayılı Kanun'un 28. Maddesinin Birinci Fıkrasının Son Cümlesinin, 11. Maddesiyle 2547 Sayılı Kanun'un 36. Maddesine Eklenen Yedinci Fıkrasının Birinci Cümlesinin, 17. Maddesiyle 926 Sayılı Kanun'un Başlığıyla Birlikte Yeniden Düzenlenen Ek 27. Maddesinin ve 18. Maddesiyle Yeniden Düzenlenen 2955 Sayılı Kanun'un 32. Maddesinin Altıncı Fıkrasının Birinci Cümlesinin İncelenmesi Dava dilekçesinde, 5947 sayılı Üniversite ve Sağlık Personelinin Tam Gün Çalışmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunla değişiklik yapılan 2547 sayılı Kanun'un 36. maddesinde yer alan öğretim elemanlarının, yükseköğretim kurumlarından başka yerlerde ücretli veya ücretsiz, resmi veya özel başka bir iş göremeyecekleri, ek görev alamayacakları ve serbest meslek icra edemeyecekleri yönündeki dava konusu kural ile 1219 sayılı Kanun'un 12. maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralarındaki, tabip, diş tabibi ve tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olanların, üç bentte belirtilen görevlerden yalnızca birinde çalışacaklarına ve serbest meslek icrasında bulunamayacaklarına ilişkin kuralların Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesine rağmen bu kurallarla aynı sonucu doğuracak şekilde düzenlenen dava konusu kuralların, Anayasa'da güvence altına alınan yaşama hakkı ile herkesin hayatını beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesi ilkesine aykırılık oluşturduğu, üniversitelerin bilim verilerini yaymak, ulusal alanda gelişime ve kalkınmaya destek olmak, ülkeye ve insanlığa hizmet etmek gibi görevlerini yerine getirmesini engellediği ve tabip, diş tabibi ve tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olan öğretim elemanları ile diğer öğretim elemanları arasında eşitsizlik yarattığı belirtilerek kuralların, Anayasa'nın 10., 17., 56., 130. ve 153. maddelerine aykırı oldukları ileri sürülmüştür. Kanun'un 9. maddesiyle yeniden düzenlenen 657 sayılı Kanun'un 28. maddesinin birinci fıkrasının son cümlesi, memurların, mesleki faaliyette veya serbest meslek icrasında bulunmak üzere ofis, büro, muayenehane ve benzeri yerler açamayacaklarını; gerçek kişilere, özel hukuk tüzel kişilerine veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına ait herhangi bir iş yerinde veya vakıf yükseköğretim kurumlarında çalışamayacaklarını öngörmektedir. Kanun'un 11. maddesiyle 2547 sayılı Kanun'un 36. maddesine eklenen yedinci fıkrasının ilk cümlesi, tabip, diş tabibi ve tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olan öğretim elemanlarının, kanunlarda belirtilen haller dışında 657 sayılı Kanun'un 28. maddesi hükmüne tabi olduğunu 17. maddesiyle başlığıyla birlikte yeniden düzenlenen 926 sayılı Kanun'un ek 27. maddesi, bu Kanun kapsamına girenlerin, kanunlarda belirtilen istisnalar dışında mesleki faaliyette veya serbest meslek icrasında bulunmak üzere ofis, büro, muayenehane ve benzeri yerler açamayacağını; gerçek kişilere, özel hukuk tüzel kişilerine veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına ait herhangi bir iş yerinde veya vakıf üniversitelerinde çalışamayacağını düzenlemektedir. Kanun'un 18. maddesiyle yeniden düzenlenen 2955 sayılı Kanun'un 32. maddesinin altıncı fıkrasının ilk cümlesi, Gülhane Askeri Tıp Akademisindeki GATA kadrolu asker ve sivil öğretim elemanlarının 926 sayılı Kanun'un ek 27. maddesi hükmüne tabi olduğunu öngörmektedir. 657 sayılı Kanun ve 926 sayılı Kanun'un dava konusu kurallarla değişiklik yapılan maddeleri, bu kanunlara tabi olarak görev yapmakta olan memur ve Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının ticaret ve kazanç getirici faaliyet yasağı ile mesleki faaliyet ve serbest meslek icrası yasağını düzenlemektedir. Dava konusu kurallarla, bu faaliyet yasakları, söz konusu çalışanların bu amaçlarla ofis, büro, muayenehane ve benzeri yerler açamayacakları, gerçek kişilere, özel hukuk tüzel kişilerine veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına ait herhangi bir iş yerinde veya vakıf yükseköğretim kurumlarında çalışamayacakları şeklinde somutlaştırılarak düzenlemelere belirlilik ve açıklık getirilmektedir. Dava konusu kurallarla ayrıca 2547 sayılı Kanunla 2955 sayılı Kanun'a tabi olarak görev yapmakta olan tabip, diş tabibi ve tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olan öğretim elemanlarının, çalışma koşullan bakımından, diğer memur ve Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının tabi olduğu hüküm ve sınırlamalara tabi olacağı öngörülmektedir. Bu suretle söz konusu öğretim elemanları da mesai saatleri sonrasını kapsar şekilde değişiklikte ifade edilen mesleki faaliyette veya serbest meslek icrasında bulunma yasağına tabi olacaklardır. Bu çalışma yasağına, 6514 sayılı Kanun'un 11. maddesiyle 2547 sayılı Kanun'un 36. maddesine eklenen fıkra ile bir istisna getirilmiştir. Buna göre, söz konusu öğretim elemanlarından profesör ve doçent kadrosunda olanlar, her bir anabilim dalındaki kadrolu profesör ve doçent sayısının yüzde ellisini geçmemek, bir yıla kadar kurumsal sözleşme yapılmak ve geliri üniversite döner sermayesi hesabına kaydedilmek şartıyla ve ilgilinin muvafakati ile mesai dışında özel hastaneler veya vakıf üniversitesi hastanelerinde çalıştırılabilecektir. Anayasa'nın 17. maddesinde, "Herkes, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir." hükmüne yer verilmiştir. Kişinin yaşam hakkı ile maddi ve manevi varlığını koruma hakkı, birbirleriyle sıkı bağlantıları olan, devredilmez ve vazgeçilmez haklarındandır. Tüm bu haklara karşı olan her türlü engelin ortadan kaldırılması da Devlete ödev olarak verilmiştir. Belirtilen kurallar bir bütün olarak değerlendirildiğinde insanın sağlıklı yaşam hakkının olmasının, sağlık hizmetlerinden yeterince yararlanmasına bağlı olduğu 56. maddesinin birinci fıkrasında,"Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir."; üçüncü fıkrasında ise "Devlet, herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak; insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi artırarak, işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenler." denilmektedir. Böylece Devlete, kişilerin hayatını beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmelerini sağlamak için sağlık kuruluşlarının hizmetlerini, düzenleme, denetleme ve organize etme görevleri vermiştir. Anayasa'nın 56. maddesiyle Devlete verilen görevler zorunlu nitelik taşıyan pozitif yükümlülüklerdir. Anayasa, Devleti bu haklardan yararlanmayı artıracak önlemleri almakla mükellef kılmıştır. İnsanın en temel hakkı olan sağlıklı yaşam hakkı ile bu yaşamın sürdürülmesindeki yeri tartışmasız olan hekimin statüsünün de bu çerçevede değerlendirilmesi gerekir. Kanun koyucu Devlete verilen söz konusu görev gereği, herkesin yaşama, maddi ve manevi varlığını koruyup geliştirmek, hayatını beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak üzere hasta-hekim ilişkisini düzenleyebilir; hekimlerin hastalarını gereği gibi takip edebilmeleri için gerekli gördüğü önlemleri almak amacıyla çalışma koşullarını yeniden belirleyip bazı kayıtlara tabi tutabilir. Bu bağlamda kanun koyucu dava konusu kurallarla kamu ve özel sağlık hizmetlerinin ayrı organize edilmesi temelinde, kamu ve özelde mesleğini icra eden hekimler için ayrı çalışma sistemleri öngörerek, kamuda çalışan hekimlerin çalışma koşullarına bazı sınırlamalar getirmiştir. Bu sınırlamalarla kamuda çalışan hekimler ile tabip, diş tabibi ve tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olan öğretim elemanları tarafından verilen sağlık hizmetinin daha etkin, verimli ve kaliteli olarak sunulmasının amaçlandığı anlaşılmaktadır. Bu amacın söz konusu sağlık hizmetlerinden yararlanan hastaların yaşam hakkı ile maddi ve manevi varlığını geliştirme amacını korumaya yönelik olduğunda kuşku bulunmamaktadır. Kişilerin maddi ve manevi varlıklarını geliştirebilmelerinin, sağlıklı ve huzurlu bir yaşam sürebilmelerinin başlıca şartları, ihtiyaç duydukları anda sağlık hizmetlerine ulaşıp bu hizmetlerden yeterli ölçüde yararlanabilmeleri olduğu kadar daha kaliteli bir sağlık hizmetine ulaşıp bundan verimli ve etkili şekilde yararlanabilmelerinin de sağlanmasıdır. Dolayısıyla kaliteyi ve verimi artırmak suretiyle kamuda daha iyi bir sağlık hizmeti sunulmasının sağlanması amacıyla yasalaştırılan dava konusu kurallarda kişilerin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesi hakkına aykırı bir yön olduğu söylenemez. Öte yandan, dava konusu kurallar kişilerin ihtiyaç duydukları anda sağlık hizmetine ulaşıp bu hizmetlerden yararlanabilmelerine de engel değildir. Zira dava konusu kurallar sadece kamuda çalışan hekimlere yönelik bir sınırlama getirmekte olup özel hastaneler veya vakıf üniversitesi hastaneleri ile kamuda çalışmayan hekimlerin muayenehanelerde verdikleri sağlık hizmetine yönelik bir sınırlama içermemektedir. Ayrıca 2547 sayılı Kanun'a tabi olarak görev yapmakta olan öğretim elemanı hekimlerin mesai saatleri sonrası üniversite bünyesinde sağlık hizmeti sunabilmeleri ile 6514 sayılı Kanunla öngörülen 2547 sayılı Kanun'a tabi olarak görev yapmakta olan öğretim elemanlarından profesör ve doçent kadrosunda olanların mesai saatleri dışında özel hastaneler veya vakıf üniversitesi hastanelerinde vereceği sağlık hizmeti dikkate alındığında sağlık hizmetine ulaşıp bu hizmetlerden yararlanma konusunda geniş bir uygulama alanının da olduğu anlaşılmaktadır. Bu bağlamda dava konusu kurallarda Anayasa'ya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Anayasanın 130. maddesinde, yükseköğretim kurumlarının çağdaş eğitim- öğretim esaslarına dayanan bir düzen içinde milletin ve ülkenin ihtiyaçlarına uygun insan gücü yetiştirmek amacıyla kamu tüzel kişiliğine ve bilimsel özerkliğe sahip olduğu, öğretim üyeleri ve yardımcılarının serbestçe her türlü bilimsel araştırma ve yayında bulunabilecekleri belirtilmiştir. Madde gerekçesinde de, kanuna bırakılan konuların "bilimsel özerklik" ilkesi göz önünde bulundurularak düzenlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Anayasa'da üniversite, bilimsel çalışmaların yapıldığı ve bilimin öğretildiği kurum olarak nitelendirildiğinden bilimsel ve idari özerkliğe sahip olmalıdır. Ancak bilimsel ve idari özerklik, öğretim elemanlarının çalışma koşullarına ilişkin düzenlemeler yapılmasına engel değildir. Zira öğretim elemanlarının öncelikli ve asli görevi, yükseköğretim kurumlarında, kanunlarda belirtilen amaç ve ilkelere uygun biçimde ön lisans, lisans ve lisansüstü düzeylerde eğitim-öğretim ve uygulamalı çalışmalar yapmak, proje hazırlıklarını ve seminerleri yönetmek, bilimsel araştırmalar ve yayımlar yapmak, öğrenci yetiştirmek, öğrencilere rehberlik etmektir. Öğretim elemanlarının kamu görevlisi olmaları nedeniyle yukarıda belirtilen bu görevlerini aksatmadan yerine getirmeleri esastır. Kanun koyucu, yükseköğretimin Anayasa'da belirtilen ilkeler doğrultusunda geliştirilmesi ve sağlık sorunlarının çözüme kavuşturulması için öğretim elemanlarının unvan ve statülerine uygun bazı sınırlamalar getirerek çalışma koşullarını belirleyebilir. Bu bağlamda kanun koyucu dava konusu kurallarla, üniversitelerde daha iyi eğitim ve sağlık hizmeti verilmesini sağlama amacına yönelik olarak burada görev yapan öğretim elemanlarının unvan ve statülerini dikkate almak suretiyle çalışma koşullarını belirlemiş ve bazı sınırlamalara tabi tutmuştur. Kuralda öğretim elemanlarının bilimsel özerklik gereği bilimsel/akademik faaliyetler yapmasını engelleyen bir yön bulunmamaktadır. Dolayısıyla kanun koyucunun takdir yetkisi kapsamında söz konusu öğretim elemanlarının çalışma koşullarıyla ilgili düzenlediği kuralların bilimsel özerklik ilkesine aykırı dava dilekçesinde her ne kadar tabip, diş tabibi ve tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olan öğretim elemanları ile diğer öğretim elemanları arasında eşitsizlik yaratıldığı ifade edilmişse de sağlık hizmetinin özelliği ve önemi nedeniyle bu hizmetin diğer hizmetlerden farklı olduğu gözetildiğinde bunlar arasında eşitlik karşılaştırması yapılamayacağı gibi bu konuda öğretim elemanlarına farklı sınırlamalar getirilmesi de kanun koyucunun takdir yetkisi içindedir. Açıklanan nedenlerle dava konusu kurallar Anayasa'nın 10., 17., 56. ve 130. maddelerine aykırı değildir. İptal istemlerinin reddi gerekir. Facebook'tan takip etmek için tıklayınız enflasyon emeklilik ötv döviz akp chp mhp Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak ANASAYFA ÜNİVERSİTELER ABDULLAH GÜL ÜNİVERSİTESİ ACIBADEM MEHMET ALİ AYDINLAR ÜNİVERSİTESİ ADANA ALPARSLAN TÜRKEŞ BİLİM VE TEKNOLOJİ ÜNİVERSİTESİ ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ AFYONKARAHİSAR SAĞLIK BİLİMLERİ ÜNİVERSİTESİ AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİ AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ EKONOMİ GÜNDEM SAĞLIK SPOR TEKNOLOJİ OTOMOBİL EĞİTİM FOTO GALERİ VİDEO GALERİ DİĞER DÜNYA MANŞETLER KÖŞE YAZILARI Etiket nesibe andıran Etkileri vücudumuzdaki her bir hücrede görülen tiroid hormonu, büyüme, gelişme, metabolizma dengesi gibi yaşamsal faaliyetler için olduğu kadar, nörolojik ve psikolojik iyilik hali için de çok gerekli bir hormondur. Klinik olarak çocuklarda hipotiroidin, hipertiroide göre daha sık görüldüğünü söyleyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları& Çocuk Endokrin Uzmanı Prof. Dr. Nesibe Andıran,...

prof dr nesibe andıran muayene ücreti